Diyabet yani şeker hastalığı milyonlarca insanı ilgilendiren ve kontrol altında olmazsa ciddi etkileri olan bir hastalık. Şeker hastalığında azalan bağışıklık sistemi ve iyileşmenin de buna bağlı olarak zorlaşması diş tedavilerini de olumsuz etkiliyor. Tabi ki kontrol altında olmazsa.

Kontrol altında olmayan şeker hastalarında periyodontal yani diş eti problemi, tükürük bezi sorunları, enfeksiyon, sinir hastalıkları, kötü ve geç iyileşme ve bunlarla birlikte çeşitli oral komplikasyonlar görülebilir. Hastalardan aldığımız anamnezde ise ne yazık ki en sık duyduğumuz ve önlemini aldığımız hastalıklardan biri diyabet. Tip 1 ve tip 2 olmak üzere iki çeşidi olan yüksek şekerde yani hiperglisemi de hastalar ya insülin üretemez ya da üretilen insülini doğru şekilde kullanamaz. Hastaların çoğunluğu tip2 diyabet hastasıdır.

Diyabet vücudun her sistemini etkileyen tehlikeli bir hastalıktır. Bu hastalar ne yazık ki diyabet hastası olmayan kişilere göre daha fazla enfeksiyon, felç, kalp, böbrek yetmezliği, yüksek tansiyon, göz problemleri, sinir hastalıkları gibi problemlere daha yatkındırlar. Bu hastalarda bu sorunlardan biri veya birkaçı daha çok görülebilir. Bu hastalarda bizim açımızdan bir diğer önemli konu ise iyileşmenin bozulmasıdır. Diyabet teşhisi için en sık kullanılan test açlık kan şekeri ölçümüdür. Hastanın glikoz düzeyini normal sınırlar içinde tutması diyabetle birlikte görülebilecek olan hastalıkların da ötelenmesi hatta hiç görülmemesini sağlayabilir.

Diyabetle mücadelede yaşam ve beslenme alışkanlıklarını değiştirmek büyük önem taşır. Doğru beslenme, egzersiz, yürüme gibi alışkanlıkları hayatımızın içine almak diyabetle mücadelede çok önemlidir. Hastaların uzun vadeli şekerlerinin araştırılmasında kullanılan bir diğer parametre hemoglobin A1c dir. Bu ölçümü biz de zaman zaman kontrol altına alınamayan periodontal problemi ve kontrol altına alınamayan diyabeti olan hastalardan istiyoruz. Çünkü kontrolsüz diyabet enfeksiyona yatkınlık (bu vücudun her yerinde olabilir ve oral mukoza yani ağız içi de bu bölgelerden biridir), periodontal hastalık, tükürük bezi hastalığı, sinir hastalıkları gibi tablolara neden olur ve bunlar bizimle ilgili ve tedavisi biz diş hekimleri tarafından yapılan hastalıklar ve bozukluklardır.

Hastaların tedavi süreçlerinde hastalığın tipi ve şiddeti önemlidir. Oral yoldan alınan ilaçların yanında enjeksiyon formunda uygulanan insülin preperatları da tedavi seçeneklerindendir ve buna düzenli olarak gittiğiniz doktorunuz karar verecektir. Tedavide ilaç saatleri önem arz etmektedir. Saatlerin değiştirilmemesi metabolizmanın bozulmaması açısından önemlidir.

Tükürük bezlerinde birkaç değişiklik diyabete bağlı olarak görülebilir. Belki de en yaygını ağız kuruluğudur. Ayrıca tükürük bezlerinde büyüme ve tükürük kanallarında taş oluşumu da diyabet etkisiyle gelişebilir. Bu taşlara bağlı olarak tükürük bezlerinde enfeksiyon da görülebilir.  Onun dışında diyabetin kontrol altına alınmasında diş tedavilerinin özellikle periodontal tedavinin düzgün biçimde yapılmasının çok etkisi vardır.

 Diş hekimine gelirken diyabet hastalarının dikkat etmesi gereken bazı kurallar vardır. Öncelikle ilaçlar mutlaka düzenli olarak kullanılmalıdır.

Mutlaka tok karnına gelinmelidir.

Yanınızda varsa eğer glukometre cihanızı getirmeniz ve tedavi öncesi ölçüm yapmak önemlidir.

Son zamanlarda ilaçlarlarınızla ilgili olan değişiklikler mutlaka diş hekiminize anlatılmalıdır.

Kendinizi iyi hissetmezseniz bu durumu mutlaka diş hekiminizle paylaşın. Ve sonrasında birlikte yeni bir randevu planlayın.

Diş hekiminin size verdiği ilaçları mutlaka düzenli olarak saatinde kullanın.

Yapılan işlemler sonunda uymanız gereken kuralları ve size yazılan kontrolleri aksatmayın.

Düzenli olarak diş hekiminize mutlaka görünün.

Sağlıklı gülüşler?

Sorularınız için; [email protected]

www.disizmir.net