SALGINLA MÜCADELE DEVAM EDİYOR

Korona virüsü ile mücadelede ülke ve dünya olarak çok yol kat ettik. Bu bağlamda alınan önlemler ve bu önlemlere uyulması her gün açıklanan sayıların düşmesinde belki de en büyük öneme sahipti. Dün açıklanan yeni önlem paketi artık dikkatli olarak normale dönebileceğimizi gösterdi. Ancak yine de rehavete kapılmayıp tedbiri elden bırakmamakta fayda var. Çünkü hala yayılım devam ediyor ve biz tedbiri elden bırakırsak daha da artarak devam edecek maalesef.

Hastalarımızdan aldığımız telefonlarda tedavilerine başlama tarihleriyle ilgili sorular alıyoruz. Maalesef bu süreçte hem sizlerin hem de bizlerin sağlığı açısından sadece sağlık bakanlığının açıkladığı acil diş tedavilerini gerçekleştirebiliyoruz. Hem havaların ısınması hem de sayıların düşmesiyle sokaklarda daha fazla insan görmeye başladık. Hafiften rehavete kapılmaya başladık ve hem virüsü hem de etkilerini unuttuk. Ancak bu senaryo sadece mücadelenin aksamasına sebep olur. Tedbiri elden bırakmamak, hiç hastalanmamak ise en iyisi. Hastalanmayı engellemek için ise sosyal mesafe kurallarına uymaya devam etmeliyiz. Bizler diş hekimleri olarak hem solunum yoluna olan yakınlık, hem de kan ve tükürük gibi vücut sıvılarına kullandığımız aletlerden kaynaklı oluşan aerasoller nedeniyle bulaşma ve bulaştırma açısından en riskli grupların başında yer alıyoruz.

Sizler hasta olmasanız bile diş hekiminiz taşıyıcı olabilir ve hastalığı size bulaştırabilir. Aynı durum tam tersi senaryo için de geçerlidir. Bu nedenle diş tedavilerinde hala sadece ağrıyı geçirmeye yönelik işlemler uygulamalar yapabiliyoruz. Sosyal medyada çok fazla implant tedavileri ve estetik tedavilerin yapıldığına dair reklamlar görüyorum. Ancak süreç göz önüne alındığında bu insan hayatını önemsememek oluyor maalesef. Çünkü tedbirler hepimiz için. Dikkat etmezsek hepimiz hastalanabiliriz.

Bizler hasta bakarken artık daha da dikkatli olmak zorundayız. Her hasta arasında mutlaka odayı yeteri kadar havalandırmalı, yüzeylerin dezenfeksiyon işlemine ekstra dikkat etmeliyiz. Hiçbir el aletine eldivensiz dokunmamalı, önlük, maske, gözlük, koruyucu siper, eldiven kullanılmadan hasta bakmamalıyız.

Bizlere başvuran hastalarda covid şüphesi ya da belirtileri olursa hastayı bilgilendirerek maskeyle birlikte en yakın sağlık kuruluşuna başvurmasını sağlamalıyız.

Özellikle yoğun kliniklerde hasta arasında mutlaka zaman verilmeli ve hastalar arka arkaya tedavi odalarına alınmamalıdır. Bekleme odaları gibi hastaların yakın temasta olabileceği ortak alanlarda yoğunluk olmamasına özen gösterilmelidir. Kliniklerin kendileri aldığı kurallara hastalar tarafından uyulması hem kargaşayı hem de bulaşma ihtimalini engelleyecektir. Hastalar ortak bekleme alanlarında mutlaka maske takarak beklemelidir. Tek kullanımlık maskeler çıkarıldıktan sonra eller kurallara uygun olarak 20 saniye buyunca sabun ve suyla yıkanmalıdır. Hekimlerin kullandığı cerrahi önlükler tek kullanımlık ise hastadan sonra tıbbi atık kutusuna atılmalı, kumaş ve yıkanabilir olanlar her hastadan sonra yıkanmalıdır. Eldivenlerde yırtık ve yıpranmışlık olmamasına mutlak suretle dikkat edilmelidir.

Vücudumuzun bir diğer açık noktası olan gözlerin korunmasına da tedavi esnasında mutlaka dikkat edilmelidir. Kişisel gözlüklerin korunmada çok fazla etkisi yoktur. Bu nedenle ya koruyucu gözlük ya da siper kullanılması bu yolla bulaşmanın önüne geçecektir. Eğer mümkünse ikisi birden kullanılırsa hem gözümüzü hem de yüzümüzü korumada etkili olur. Ffp3 veya n95 gibi daha fazla koruyucu olan maskelerin kullanım sürelerine dikkat edilmelidir. Cerrahi maskeler her hastadan sonra mutlaka değiştirilmelidir.
Sağlıklı gülüşler...
Sorularınız için; www.disizmir.net - [email protected]