Partili Cumhurbaşkanlığı sistemini artık anladık...
Bir kişi her şeyin kararını veriyor. Kendisi dışında hiç kimsenin hiçbir iradesi olmuyor. Atamaları bir kişi yapıyor. Hatta tüm atamaları da o yapıyor. Atamasını yaptığı hiç kimse onun onayı ya da talebi olmadan bir şey yapamıyor. Ortada bir başarı varsa mutlaka o bir kişinin başarısıdır. Ama başarısızlık söz konusu olduğunda o kişi değil, hiçbir iradesi bulunmayan atanmış kişilerin başarısızlıkları oluyor. Öyle ki bu atanmış kişiler kendi iradeleri ile istifa bile edemiyorlar. Sadece kendilerini atayan kişi onları görevden alabiliyor. Adı da “görevinden af” oluyor.
Oysa yaşamakta olduğumuz tüm bu olumsuzlukların nedeni hiç tereddütsüz mevcut sistem. Sistemin en üstündeki; herkesi görevden alıp, görev verebiliyor ama kendisini seçim dışında hiç kimse görevden alamıyor. Hesap soramıyor. Bu nedenle seçmen seçimlerden kaygı duyuyor ve sandıklarda her türlü hilenin yapılabileceğini düşünüyor. İradesinin sandığa yansımamasından kaygılanıyor. Normal bir ülkede bu tür kaygılar olmaz. Bir gün ülkemiz yeniden normalleştiğinde felç olmuş sistem yeniden çalışmaya başlayabilir. Bu durum bile yasa dışı işlere bulaşmış pek çok kimseyi telaşlandırıyor.
En eğlenceli eleştiri de “Erdoğan iyi, etrafı kötü” işte bu propaganda da Sayın Erdoğan’ın elini güçlendiren söylem. Bunu diyenlerin aslında tek derdi etrafındakilerden birinin ayağını kaydırıp onun yerine kendisi için yer açmak. Onlara göre Sayın Erdoğan’da zaman zaman etrafındaki bu kötülerin bazılarını fark edip görevden alarak iyi bir şey yapmış oluyor!.. O zaman elleri parçalanırcasına “Reis yine yapacağını yaptı” diyerek alkışlıyorlar. Bakın Reis, her şeyin farkında görüyor ve yanlış olanı görevden alıyor. Özellikle Ak Partililerin bu koşullarda her şeyi nasıl sineye çekmek durumunda kalabileceklerini bir düşünün. Ne karşılığında!.. Makam, mevki, menfaat… Ne kadar sürerse o kadar.
Aslında Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi sadece Sayın Erdoğan için tasarlanmış bir sistem. Çünkü; Sayın Erdoğan, kendisi dışında hiç kimsenin bu kadar yetkiyi ve gücü kullanmasını istemez. O zaman bu sistemin adı Sayın Erdoğan Hükümet Sistemi olarak tarif edilse çok daha anlamlı ve anlaşılır olurdu.
Oysa memleketin gerçekleri ortada. Döndürülemeyecek büyüklükte iç ve dış borç var. Yaşanmakta olan derin ekonomik krizin üzerine bir de ağır bir deprem felaketinin maliyeti bindi. İnsanların alım gücü dibe vurdu. Ayrıcalıklı küçük bir kesim dışında tüm yurttaşlar yoksullukta eşitlendi. İnsanların yaşama sevinci, hayalleri, umutları buhar oldu.
Topraklarımız savaşla değil satışla elimizden alınıyor. Ülkemiz yabancı sığınmacılar tarafından istila edilmiş durumda. Yakın gelecekte bu durum tam bir beka sorunu olacak gibi görünüyor. Sonu belli olmayan bir yere doğru sürükleniyoruz.
Siyaset dili çok bozuldu. İçerisine fazlaca hakaret, tehdit yerleşti. Oysa sadece seçime gidiyoruz. Dün iktidara gelmek sizler için ne kadar haksa. 21 yılın sonunda vatandaş git derse gitmekte o kadar haktır. İktidarı kaybetmemek için topluma sindirme üzerine bir propaganda yürütülüyor. Bence iktidar şu an için yapmak istedikleri konusunda başarılı bile oluyor. Sanırım buradaki asıl sorun muhalefetin bu durum karşısındaki eksikliği. Bu propagandayı boşa çıkaracak, yerine kendi propagandasına etkin biçimde sahaya sürebileceği bir organizasyon planı yok gibi. Varsa da seçmen mevcut koşullarda bunu göremiyor. O zaman seçmen yeniden karamsarlığa, umutsuzluğa sürükleniyor. Seçim tamamen algılar üzerine oturmuş durumda. Bu konuda iktidarın eli sosyal medyada, basında, bürokraside çok güçlü. Geriye sadece vatandaşın bu durumdan ne kadar etkilenebileceği kalıyor. Vatandaşa duymak istediğini en güçlü kim ulaştırırsa o kazanacak. Hayırlısı bakalım.
Sevgi ve Saygılarımla.
Yazdır
Önceki sayfa
Sayfa başına git
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |