Bugün sizlerle her zamankinden farklı bir yazı paylaşmak istiyorum. Bilgi ya da tavsiye gibi değil de biraz olsun farkındalık yaratabilmek adına yakın zamanda deneyimlediğim bir anımı. Kısa bir süre ilkokul çağında yakışıklı bir erkek çocuk ile yollarımız kesişti. Akıllı, başarılı hatta okulunun en iyisi olabilmiş sevimli bir çocuk, birazda hareketli yerinde duramıyor. Öğretmeni fark etmiş son zamanlarda cevabını bildiği sorulara parmak kaldırmıyor, sosyal faaliyetlerde, sınavlarda kendini geri plana atmaya çalışıyormuş. Neden bu şekilde davrandığını sorduklarında şöyle bir cevap almışlar, ‘ Ben biraz tombişim ya, arkadaşlarım beni sürekli görüp bu durumu fark etsinler istemiyorum’. Ailesi bu durumu öğrendiğinde tanıştık kendisiyle ve şöyle söyledirler; Biz yaşıtlarına göre iri olduğunu biliyoruz ama etraftan müdahele çok. ‘Çocuktur birkaç aya bir şeyi kalmaz, boyu uzar fazlasını atar, böyle daha sağlıklı duruyor daha tatlı duruyor.’ sözlerini duya duya çok önemsemediklerini ifade etti ancak bu son çekingenlik kendini toplumdan dışlama olayı yaşanınca farkına varmışlar. Bu sadece işin psikolojik boyutu tabiki.  Buzdağının arkasında benimsenmiş sağlıksız yeme atakları, yanlış besin seçimi, belki de ileride yaşanması hiç istenmeyen kronik rahatsızlıklarda olabilirdi. Bu yaşanılan sadece bir örnek. Eminim sizlerinde etrafında çokça benzeri yaşanıyordur belki kendi çocuğunuz da, komşunun oğlunda ya da uzaktan bir akrabanızda.
Bu durumla ilgili şunları söylemek istiyorum. Öncelikle çocuk beslenmesi çok ince bir çizgidir. Doğru sanarak istemediğiniz yanlışlar yapıyor olabilir veya yanlış bildiğiniz doğruları çocuğunuza aktaramıyor olabilirsiniz. Panik yapmayın her şey düzelebilir. 
Alışkanlıkları değiştirmekle başlayın. Paketli gıdaları gündelik yaşamdan uzaklaştırın, tariflerinizin içeriklerini daha temiz ve sağlıklı besinlerle değiştirin. Beslenme alışkanlıklarını değiştirelim, sağlıklı seçimler yapmasını hedefleyelim diye yola çıktığımız başka bir kızımız ise bugün annesinin dışarıda yiyelim dediği hamburger teklifini reddetti mesela, evde yapalım daha sağlıklı olur dedi. İnanın iki hafta öncesinde böyle değildi. Çok kısa bir sürede alıştı, benimsedi yenilikleri. 
Tabaklardaki fazlalıkları kaldırın miktarları kontrollü ayarlayın unutmayın büyüme çağında olsa bile bir çocuk ve yetişkinin enerji ihtiyaçları öğün aralıkları ve besin ögesi dağılımı (karbonhidrat, protein ve yağ) hiçbir zaman aynı değildir. İlk başta zorlanacaklardır fakat biliyoruz ki küçük yaşlarda daha çabuk adapte olabiliyorlar. 
Fiziksel aktiviteyi arttırmaya teşvik etmeye çalışın. Spor faaliyetleri, yürüyüş, ip atlama, zıplama yapacak çok şey var. Evin içinde bile hareketlendirebilirsiniz.  Bir tık ile ulaşabildiğimiz çocuklar için hazırlanmış çizgi film tadında yüzlerce egzersiz videoları var deneyebilirsiniz.
Ve son olarak şuan bu durumu yaşamıyor olsanız bile çocuğunuzun alışkanlıklarını gözden geçirin. Küçücük bedenlere fazla ağırlıklar sığdırmayalım, gerektiğinde destek almayı ihmal etmeyelim.