Oldukça iyimser biri olduğumu düşünüyorum, olayları ele alış biçimim,
İçinde bulunduğum durumları yorumlama tarzım bana bunu düşündürüyor.
En çözümsüz anlarda bile mutlaka bir çıkış yolu var ve bulmam yakın diye bakarım.
Mesela yön duygum çok zayıftır sık sık yolları karıştırırım.
Asla kaybolduğumu düşünmem. Kaybolmak diye bir şey yoktur derim,
sadece bulunmak istediğin yerin dışında bir yerdesindir ; mutlaka buradan da
oraya gitmek için bir yol vardır.
Böyle bakınca eğlenceli bir maceraya bile dönüşebiliyor içinde bulunulan durum.
Bu ruh halini korumak çok da kolay olmuyor tabi ki.
Yaşanan olaylar, içinde bulunulan durumlar korkutuyor beni de.
Korkmamak mümkün değil.
Mümkün olan bu duygunun üstesinden gelebilmek ve mücadele gücünü
asla kaybetmemek.
İlk korku Kıbrıs harekatı dönemi karartma günleriyle çaldı kapımı.
Sonrasında ortaokul yılları sağ sol çatışmaları.
Lise yıllarım cunta dönemi.
İlk öğretmenlik yıllarım doğuda malum olaylar, lojmanın kapısında bekleyen tanklar.
Otobüs yolculuğunda kardeşimin terör örgütünce yolundan çevrilmesi,
otobüsün yakılması, bazı yolcuların katledilmesi ve son anda güvenlik güçlerinin
müdahalesiyle kurtulmaları.
İlk depresyonla tanışmam.
Mesleğimde ilk yıllar geride kalmış, doğu görevimiz bitmişti,
mecburi görevleri sırasında öğretmen arkadaşlarım terör örgütünce kurşuna dizildi.
Yangın başlamıştı artık ve rüzgar her yönden esiyordu.
O ateş sönmezse hiçbir yer güvenli değil, hiç kimse huzurlu olamazdı.
Kargaşa, karışıklık başladıysa orada güvenlik yok demektir.
KAOS teoremi derki:
?Evrenin düzene girmeden önce içinde bulunduğu, biçimden ve düzenden yoksun, uyumsuz ve karmakarışık olan durumu.?
Evrenimiz düzene giremiyor bir türlü. Hep bir çatışma savaş hali.
Doğudan başlayan yangın tüm yurdu sardı,
içine ateş düşmeyen sokak, mahalle ,yürek kalmadı gibi.
Benim bu yaşıma kadar hayatımın her döneminde
yaşadığım onca olaya rağmen içimde hep bir umut vardı.
Bu günler geçecek biz büyük bir milletiz.
Bu inancımı yitirmedim elbette.
İzmir´de bir polis,
Kürt kökenli Türkiye vatandaşı,
zaman zaman Kürtçe tercümanlık yaptığı adliyenin önünde.
Çok büyük bir katliamı önlemek için canını hiçe sayıyor ve kendini feda ediyorsa ,
bu benim gibi düşünen insanların haklı olduğunu gösterir.
Dini, dili, ırkı ne olursa olsun bu topraklarda yaşayan herkes kardeştir.
Atatürk´ün kurduğu ulus devlet dimdik ayaktadır.
İçimizden çıkan hainleri, yine içimizden çıkan gerçek vatanseverlerce durdurulacaktır.
Bizi ne inançlarımızla ne de ırksal farklılıklarımızla bölemezler.
Bunlar bizim zenginliklerimizdir.
TÜRK, KÜRT, ALEVİ, SÜNNİ, KADIN, ERKEK DEĞİL İNSAN VAR ...
İnsanın olduğu yerde sevgi var, umut var, vicdan var, vefa var.
Bu kaosu yaratan, zemin hazırlayan, destekleyenler mi?
Lütfen tarihe bakınız onlar insanlık tarihinin her döneminde oldular,
karanlık bir lanet gibi anılıyorlar.
Bugünün lanetlileri de yarının sayfalarında yerlerini alacaklar.
O sayfada Fethi SEKİN İzmir´in ikinci Hasan Tahsin´i olarak minnetle anılacak.
İzmir halkı şehidine duyduğu saygıyı sevgiyi hep yaşatacak.
Karanlığın en yoğun dönemlerindeyiz, unutmayalım ki günün bu saatleri
sabahın ilk ışıklarının da habercisidir.
İçinde bulunduğumuz durumlar tercihlerimiz olmaya bilir,
o durumda ne yapacağımız bizim tercihimizdir.
Asla kendine ve çevrene zarar verme diye buyuran inancımızı ve insan olduğumuzu
unutmayalım yeter...
Yazdır
Önceki sayfa
Sayfa başına git
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |