S.D.B: Öncelikle kısaca sizi tanıyabilir miyiz?
M.D: 1957 Menemen Mermerli Mahallesi doğumlu, 2 çocuk babasıyım. 57 senesinden beri aynı adres ve telefonda ticaret yapıyorum.
S.D.B: Menemen Esnaflar Odası yönetimine ne zaman girdiniz? Kaç dönemdir başkanlık görevini yürütüyorsunuz?
M.D: 3 dönemdir başkanlık görevini yürütüyorum. Esnaflar Odası yönetimine girmek hiç aklımızda olmayan bir işti. Benim ilk esnaflığım yemcilik. Rahmetli babam 57 senesinde ufak 20 m2´lik bir yer açtığında yaşımız ilerledikçe biz de yanında yetiştik. Belli bir zaman sonra kendisi muhtarlığa başladı. İster istemez biz de işin içine katıldık. Aynı mesleği aynı yerde icra ettiğimiz için halkımız geldiğinde bize de bir şeyler anlatıp sorun çözüyorduk. Buradan yola çıkarak hem ticaret hayatını yürüttük hem de milletimize katkıda bulunduk ve sonraları esnaf kredi kefalet kooperatifine yönetim kurulu üyesi olarak girdim. Orada 16-17 sene başkan vekilliği, yönetim kurulu üyeliği yaptık. Derken Nazif Şendur Başkanımız bizim de içimizdeydi. İlla bu dönem benim de Esnaflar Odası Yönetimine girmemi istedi. Çok ağır olur desek de kendisine hayır diyemedik. Esnaflar Odasına girişim öyle oldu. Bir dönem yönetim kurulu üyeliği yaptım. İkinci dönem evladım benim yaşım geçti sen yaparsın dedi. Olmak istememe rağmen ricasını kıramadım. Çünkü bize bu iş yabancıydı. Biz ticarete alışkın, orta ölçekli esnafız ve mesleğimi de çok seviyorum. Haliyle seçime girdik, hatta 5-6 adayımız vardı. İnsanlarımız bizi takdir etti. 2.2.2002´de bizi Esnaf Odası Başkanı yaptı.
S.D.B: Biraz da odanızın geçmişinden bahsedin desek, Menemen Esnaflar Odası ne zaman ve kimlerin girişimiyle kuruldu? Bugüne nasıl geldi?
M.D: 1965 yılında Lokantacı Zeki Türban Zeki Baba derlerdi. Eski Taşhan´ın Tosun hanında lokantası vardı. Özveriliydi. Allah rahmet eylesin. Onun vasıtasıyla kuruldu. Gün geçtikçe genişledi. Gerçekten bir masa sandalyesi yokken bugün çok aktif bir duruma geldi. O günden bu güne kadar rahmetli olanlara bu vesile ile rahmet dilerken sağ olanların da katkılarıyla bugün güzel bir konuma getirdik.
S.D.B: Başkanlığa başlarken ki hedefleriniz neydi? Dönüp baktığınızda bu hedeflerinizin neresindesiniz?
M.D: Buraya başlarken inanın hedef hiç düşünmedik. Çünkü öyle bir anda geldik ki bir dönem yönetim kurulu, ikinci dönem başkanlığa geldim. Düşündüm dersem yalan söylerim. Ancak girdikten bir yıl sonra biz ne yaparız düşüncesi içine girdik. Zaten oda ne yapıyor görüşü halk arasında yerleşmiştir. Biz buradan yola çıkarak kamu kurum ve kuruluşları, halk eğitimle diyaloglar kurduk. İlk seneler biraz zor oldu. Ancak ondan sonra çok farklı faaliyetler sürdü. Hala bugün devam ediyor. Bu faaliyetleri söylemek istersek ana hatlarıyla ilk olarak esnafın gündemi diye odamızla ilgili bilgilerin yazıldığı bir gazete çıkardık. Siz de o dönem bizimle birlikteydiniz. Esnafımızla röportajlar yaptınız. Kişisel bir meseleye yer verilmezdi. Kendim dahi çıkıp hiçbir zaman bir beyanatta bulunmadım. Esnafımızın sorunlarını alıp üst makamlara taşıdık. Bu güzel bir çalışmaydı. Zaman içinde kurslar talep edildi. O zaman bilgisayar kursları daha yeni yeniydi. O dönemin Halk Eğitim Merkezi Müdürü Nizamettin Bey kapısını bize sonuna kadar açtı. O sene bilgisayar yanında yabancı dil kursu da verdik. Ertesi sene daha da çoğaldı. Bu sefer halk eğitim işbirliğinde takı tasarım, boyama gibi 8-10 türlü genel kurslar açtık. Bunları tamamen esnafımıza ve Menemen halkımıza ücretsiz olarak açtık. Akabinde yer dar gelince arka tarafımızda 180 m2 yer satılıyordu. Biz bunu almaya talip olduk. Hatta ne yapacaksın 150 m2 odamız var dediler. 180 m2 odamız her türlü kurslarımıza ve seminerlerimize müsait. Üyemize odamızda hijyen kursları verdik. KOSGEP kayıtlarında birinci geldik. Her yaptığımız çalışmadan başarı ile çıktık ve insan hedeflerine ulaştıkça ufku açılıyor. Şimdi daha değişik şeyler düşünüyoruz. Menemenimiz ve esnafımız her şeyin iyisine layık. Çünkü 24 saat çalışıp, alın teri parasını bize veriyor. O nedenle biz bu parayı çok iyi değerlendirmeliyiz. .
S.D.B: Bu görevi yürütürken en çok karşılaştığınız sorunlar nelerdir?
M.D: Sorunla karşılaşmıyoruz dersek yalan olur. Çünkü esnafımız son dönemlerde gergin. Bildiğiniz gibi hayat şartları ağırlaştı. İnsanlar buraya barut gibi geliyor. Tabii bize düşen görev o insanları dinlemek, anlatmak ve yatıştırmak. Bazısına aidat borcu nedeniyle belge veremiyorsunuz. Esnaflıkta birinci kural susmaktır. Bu odada da aynı, mekanda da aynıdır. Şükür bu zamana kadar hiç kavgam gürültüm olmadı. Gelen esnafımıza yardımcı olmaya çalıştık. Olumsuzluklar da olmuştur. Her zaman buradaki personelime şunu söylerim: ben olayım olmayayım kapıdan giren arkadaşımıza hoş geldin diyeceksiniz ve bir çay vereceksiniz. Çünkü esnaf stresle geliyor. Güler yüz, tatlı dil çok önemli. Bunun da meyvesini aldık. Her zaman sizin oraya geldiğimizde güler yüzle karşılaşıyoruz ve gevşiyoruz diyorlar. Benim de bu hoşuma gidiyor. Çünkü biz esnafız. Dükkanımda hiçbir ayrım yapmadan herkese aynı muamelede bulunurum. Başkan olup kasılmak benim mizacım değil. Herkesi ayakta karşılamak, hoş geldin demek, hal hatır sormak vatandaşı gevşetiyor. Sorunları da bu şekil çözmeye çalışıyoruz.
S.D:B: Şu an hali hazırda devam eden çalışmalarınız ve geleceğe dair beklentileriniz nelerdir?
M.D: Şu an halk eğitim merkezi işbirliğinde 7 tane kursumuz var. Yine bu dönem devam edecek. Öncelik esnafımıza olmak üzere halkımızı bekliyoruz. Esnafımız bizden istesin yeter ki. Ne ise biz onun kursunu da açarız gereğini de yaparız ve ücret almadan. Sağlık aracından alınan ücreti de sıfıra indirdik. Burası kendi evleridir. 24 saat telefonlarımız açık. Kendileri gelmese de hizmet ayağına gidecek. Hizmet bizim işimiz.
S.D:B: Üyelerinizin temel sorunları neler ve sizlere daha çok hangi konular için geliyorlar?
M.D: Esnaf sıkıntıda. SSK ve Bağ-Kur yüksek. Genel her toplantıda bu konuşuluyor. Primler biraz daha geriye çekilirse hem devletimize hem de bize faydası olur. Ödenmeyenler daha aktif olur. Bağ-Kur´da bir ay bile prim aksatılırsa sağlıktan yararlanılamıyor. Bu yanlış. Keşke odada hiç aidat almasak daha iyi olacak. Ama buranın da bir gideri var, bunlar karşılanıyor. Buradan tüm esnafımıza teşekkür ediyorum. İnsanlar güneşin alnında zor şartlarda çalışıp buraya getirip para veriyorlar. Biz de bu parayı harcarken çok dikkat etmeliyiz. Elimizden geldiğince onlardan alıp onlara harcıyoruz.
S.D.B: Odanızın düzenli yürüttüğü ya da katkıda bulunduğu sosyal faaliyetler ve çalışmalar var mı?
M.D: Esnafımız istesin yeter ki her şeye açığız. Eşleri veya çocukları bile isteyebilir. Hiçbir ücret almadan bu kursları nezih ve güvenli bir ortamda vermeye hazırız.
S.D.B: Geçmiş yıllarla kıyaslarsak bugünkü oda çalışma koşullarını nasıl buluyorsunuz?
M.D: Öncelikle eski çalışanlara buradan teşekkür ediyorum. Ölenler rahmet diliyorum. Gerçekten zor şartlarda çalışmışlar. Para pul, eşya, masa, araç gereç yok şimdiyle kıyaslanmaz. Şimdi tam tersi nezih bir ortamda çalışıyoruz. Bu da esnafımıza yansıyor. Eskiden yerimiz ufaktı. Şimdi ise her şeye cevap verebiliyoruz. İnsanların çözülmeyecek sorunları burada çözülüyor. Bu imkanların esnafa dönmesi de bizi mutlu ediyor.
S.D.B: Üyeleriniz arasında özel sayılabilecek yetenekleri ve hobileri olanlar var mı?
M.D: Vardır da bize hiç yansımadı. Hobileri olan birçok insan vardır. İsterim ki yansısın. Çok değişik şeyler çıkabilir ümit ediyorum.
S.D.B: Odaya kayıtlı uzun yıllardır çalışma hayatını sürdüren eski ustalar var mı?
M.D: Menemen´de enteresan bir durum var ki esnaf ve sanatkar ayrı olduğu için usta bizde yok. Fakat eski yasalara göre sanatkar bize de kayıt olabiliyordu. Bizim bakkalımız da sanatkara kayıt olabiliyordu. 1-2 senedir sicil kodlaması olduğu için hiç kimse başka bir odaya kayıt olamıyor. Onun için usta biz de yok. Biz de sadece lokantacı, pastacı, mandıracı gibi ustalar var. Bu ustalar da giderek azalıyor maalesef. Ben üzülüyorum. Menemen´in bir ismi var. Bunu da korumak hepimizin görevi. Bana göre esnaflık çok kutsal bir iş. İşim hamallık ama hiç gocunmadım. Esnaflık bana zenginlik vermedi ama çok büyük itibar verdi.
S.D.B: Menemen Belediyesi ve Menemen Belediye Başkanı Sayın Tahir Şahin ile ilişkileriniz nasıl? Gerektiği kadar işbirliği üretebiliyor musunuz?
M.D: Belediye Başkanımız ile işimiz iç içe diyebiliriz. Çünkü esnafız. Pazar yeri belediyeden soruluyor. Fiyat listesi bizden çıksa da zabıta ile işbirliği içinde çalışmalıyız. Kendi aramızda bir husumetimiz yok. Her zaman yaptığımız çalışmalara ve açılışlara çağırdığımızda katılır. Birbirimizle diyaloğumuz iyidir. Eksiklerimiz yok mu var. Ama bunu anlatmak günler yetmez. Yapabildiğimizi elimizden geldiğince yapıyoruz. Bildiğiniz gibi Menemen´de odalar arasında bir birlik var. Birimizin sorunu hepimizin sorunu diye sorunlara yaklaşıyoruz. Birbirimizle konuşuyoruz belediyeyse belediye, büyükşehirse büyükşehir, valilikse valilik, emniyet müdürüne kadar gidebiliyoruz. Bizim burada en muzdarip olduğumuz konu kaçak esnaf. Bu konuda yetkililerin denetimi gerekli. Hızla giden kaçak bir ekonomi var. Bu konuda belediye ile daha sıkı bir diyalog istiyoruz. İyi diyaloglar iyi şeyler getirir. Ayrıca vergi dairesi tarafından oda kaydı olmayan bir kişiye iş yeri açma ruhsatı verilmemeli. Bu konularda daha dikkatli olunursa daha memnun oluruz.
S.D.B: Bizim kurumumuzdan (Menemen´in Sesi Gazetesi ve Menemen TV) beklentileriniz nelerdir?
M.D: Bildim bileli rahmetli Zübeyde Abla´dan beri çalışan, sorun eden değil de sorun çözmeye yönelik bir gazetesiniz. Geçmişten bugüne gazete de gelişen teknolojiye ayak uydurdu. Televizyon çıktı. Bu bizi memnun ediyor. Çok şükür iyi diyalog içindeyiz. Alo dediğimizde derdimizi anlatabiliyoruz. Gazeteden öte bir aile olarak görüyoruz sizleri.
S.D.B: Son olarak bizim unuttuğumuz, sizin eklemek istediğiniz bir şeyler var mı?
M.D: Son aylarda bilindiği gibi Türkiye´mizde acı olaylar yaşanıyor. Yaşanmasını istemediğimiz bu elim olaylarda şehit düşenlere Allah´tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Bir an önce çözülmesini istiyorum. Akan kan bizim kanımız. Neyi paylaşamıyoruz onu anlamıyorum. Türkiye Cumhuriyeti´nde bu bayrak altında hepimiz yaşıyoruz. Herkes esnaflık yapıyor, herkes memur oluyor. İnşallah bir an önce çözüme kavuşur. Tek temennimiz bu.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |