Halk Arenası 3´üncü kez Menemen´de

Menemen Belediyesi´nin katkılarıyla üçüncü kez ilçemizde düzenlenen, araştırmacı-gazeteci Uğur Dündar´ın Halk TV´de yayınlanan Halk Arenası programı geçtiğimiz hafta Menemen Belediyesi Kubilay Kültür Merkezi´nde vatandaşların yoğun katılımıyla gerçekleştirildi.

Araştırmacı gazeteci Uğur Dündar moderatörlüğünde gerçekleştirilen programa; CHP Parti Meclisi Üyesi Mehmet Ali Çelebi, CHP Konya Milletvekili Dr. Hüsnü Bozkurt ve Av. Uğur Poyraz konuk oldu. Geç saatlere kadar süren programın izleyicileri arasında Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin, CHP Menemen İlçe Başkanı Hürol Taklak, Menemen Belediyesi eski Başkanı Kadir Yıldırım, Belediye Meclis Üyeleri, Sivil Toplum Örgütleri Başkanları, Muhtarlar, Şehit Aileleri ve Menemen´deki Muharip Gaziler de yer aldı.

Bu düzenin adı ?Tosun Düzeni´

İlk sözü alan CHP Konya Milletvekili Dr. Hüsnü Bozkurt öncelikle programın gerçekleştirildiği mekanın ismini taşıyan Kubilay hakkında duygularını ifade ederek şöyle konuştu, ?Menemen´deyiz, bulunduğumuz Kültür Merkezi´nin adı Kubilay Kültür Merkezi. Kubilay kim desek. Herhalde bu ülkenin belli bir kısmına unutturulmuş olmalıdır. Genç Cumhuriyeti, laik Cumhuriyeti, Cumhuriyet devrimini yani bu topraklarda ezanlar dinmesin, bu topraklarda ay yıldızlı al bayrak inmesin diye canını feda eden o genç şehitlerin kanları üzerinde şimdi siyaset yapan birilerinin yok saymaya çalıştığı, Anadolu aydınlanma devriminin boğulmak istendiği yer burası. Burada genç Cumhuriyetin Kubilay adlı öğretmen yedek subayı katledildi, yobaz tırnak içinde ?dinci´ adamlar tarafından. O´nun adını taşıyan bir mekandayız. Gerçekten duygu doluyum. Mustafa Fehmi Kubilay´ı saygı ile anıyorum. O´nu unutturmayacak iyi ki sizler varsınız.?

Böyle bir medya ve hukuk düzeninin en başta onu yaratanları ezeceğine dikkat çeken Bozkurt, ?Kimse unutmamalıdır ki, tarih bunun sayısız örnekleri ile doludur. Hiç unutulmamalı hukuk ve özgür basın bir gün herkese lazım olacaktır. Onun için mutlaka Cumhuriyet değerlerine sahip çıkmalıyız ve inanın bana biz çoğuz ve çok güçlüyüz? dedi.

Gündemdeki Çiftlik Bank vurgunuyla ilgili de açıklamalarda bulunan Bozkurt, Tosun´un ortaya çıkmasının da tesadüf olmadığını sözlerine ekleyerek, ?Tosun bu düzenin adı. O çocuk değil suçlu olan, hukuku yok eden bu düzenin adıdır. Herkes biliyor ki buradan bir müeyyide doğmayacak? diye ifade etti.

Son günlerde gündeme taşınan İstiklal Marşı konusuna da değinen Bozkurt, ?1930 yılından beri yani 88 yıldır İstiklal Marşımız bugünkü bestesi ile çalınıyor. Neden 16 yıldır iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisi´nin hakimi Recep Tayyip Erdoğan bu besteden geçen hafta rahatsız olmuştur da İstiklal Marşımız yeniden bestelensin denmiştir? sorusunu yöneltti ve nedenini de kaybedeceklerinin korkusu içinde gündem değiştirme olarak açıkladı.

Sınırlarımızı tehdit eden terör yapılanmasına karşı gerçekleştirilen Afrin Harekatının terör örgütlerini sınırımızdan uzaklaştırmayı amaçladığını hatırlatan Bozkurt yalnız bir konuya dikkat çekmek istediğini belirterek, ?Asla bir yeri fethetmiyoruz. Sanki İzmir´i Yunan işgalinden kurtarmış, kendi vatan toprağını kurtarmış gibi, orada Türk bayrağı ile ÖSO bayrağı dalgalanıyor dersek, dünyaya oraya fetih amacı ile girmediğimizi anlatmakta zorlanırız? diye ifade etti.

?Mahkemeler siyasetin gözünün içine bakıyor?

Türkiye´nin hukuk devleti olmaktan hızla uzaklaştığını belirten Av. Uğur Poyraz da, ?Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir diye bir halk deyimimiz var bizim. Sene 2009 rahmetli Mehmet Ali Birand´ın bir programında canlı yayında biz o zaman FETÖ demiyorduk, F tipi diyorduk. Dedik ki, adliyede F tipi yapılanma var. 33 yıllık avukatım Programda karşımda, şimdi AK Parti milletvekili Mehmet Metiner var. Bunlar terör örgütü, adliyelerde yapılanıyor deyince. Sen hoca efendiye nasıl öyle dersin dedi. Bir gürültü patırtı program yarım kaldı. Geçmişte ne söylendiyse, sağır sultan misali birileri işine gelmemekten dolayı görmekten imtina ettiyse bugün onların sonucunu yaşıyoruz. Türkiye hukuk devleti olma yerine kanun devleti olma yolunda hızla ilerliyor bugün. Siyasetin etkisi yargının üzerinde çok büyük ölçüde hissediliyor. Bu ortamda hiç kimsenin hukuk güvencesi de yoktur. Hukuk devletinde cumhuriyet savcıları bizim tek güvencemizdir. Mustafa Kemal Atatürk onu boşuna getirmemiştir? ifadesini kullandı.

Doğan Medya´nın satışı konusunu da değinen Poyraz, ?Satış bitti deniyor. Peki Rekabet Kurumu bu satışa nasıl izin verdi? Rekabet Kurumu piyasada tekel oluşmaması amacıyla kurulan bir kurum değil mi? Bu ülkenin anayasal ve yasal kurumları var. Demiyorlar mı kardeşim böyle bir şey yapamazsınız, tekelleşme yaratırsınız, rekabetin amacı halkın hakkını, hukukunu korumak içindir. Türkiye eğer bir hukuk devleti ise, yapılan tüm bu işlemlerin hukuka uygun olması lazım. Hukuk iktidara hizmet eder hale gelirse hukuk olmaktan çıkıyor. Bir ülkede devletin de vatandaşın da güvencesi hukuktur, mahkemelerdir, hakimlerdir. Maalesef mahkemeler siyasetin gözünün içine bakarak hareket etmeye alıştı. En tehlikelisi de bu? diye belirtti.

Cumhuriyetin tüm kazanımlarını, cumhuriyet değerlerini, emekleri unutup daha sonra işin önüne siyaseti koyunca ne ağzımızın tadının, ne sokağımızın huzurunun, ne evimizin mutluluğunun kaldığını söyleyen Poyraz, ?Sensin bensin diyerek bizi böldürenlerin oyunları hele iç politikada bu o kadar ayyuka çıktı ki buna şahsım adına çok üzülüyorum. İktidar uğruna, seçim uğruna bu insanları birbirine kırdırmasınlar. Bu ülkeye dil uzatanlara, silah sıkanlara hukuk içinde gereken tüm cevabı dün verdik, bugün veriyoruz, yarın da vereceğiz. O nedenle bu konuyu siyaset malzemesi halinden çıkartmak lazım? dedi.

Sandık ve Oy Güvenliği Nasıl Sağlanacak?

16 Nisan Anayasa Referandumu sonrası topluma yılgınlık ve umutsuzluğun hakim olduğuna değinen Mehmet Ali Çelebi ise, ?Başarıya giden yolda en önemli husus aslında öz eleştiri yapabilmek. Biz o dönemde özellikle de 16 Nisan´da halkın hislerine maalesef tercüman olamadık. O nedenle de halktan ziyade kendimize bakacağız ve bu hatalarımızı tekrarlamayacağız. Mustafa Kemal´in askerleri olarak yürekli olduğumuz kadar akıllı da olacağız? diyerek sandık ve oy güvenliğinin sağlanması konusunda yaptığı çalışmaları ve alınacak önlemleri ayrıntılı bir şekilde anlattı ve seçim güvenliği ittifakı diye nitelendirilen bu örgütlenme çalışmasının hayata geçmesi halinde Kasım 2015 seçimi sonuçlarına göre kontrol edilemeyen oy oranının 4 milyondan 160 bine düşeceğine dikkat çekti.

Sandık güvenliğinin seçim günü değil şu an başlamış vaziyette olduğunu hatırlatan Çelebi, ?sandikgucu.com´a girerek gönüllü üye olup yarım saatlik eğitim sonrasında yapılacak sınavı da geçince, eğitimli gözlemci olarak sandıklarda görev alacaksınız. Şu anki safha eğitim al gönüllü bul. İkinci safha seçmen listeleri askıya gelecek ya, onları halkla beraber toplu kontrol edeceğimiz safha. Üçüncü safha da seçim günü safhası. Eğer biz 170 bin sandıkta, net söylüyorum bunu sandık kurulu üyelerimizi ve müşahitlerimizi koyarsak, oraları nitelikli bir şekilde korursak, o tutanakları alırsak hiçbir şey yapamazlar. Sağlamasını da ben yaptığım için YSK bir değişiklik yapsa da hemen yakalarım. Zaten sandıkların bazılarına adam gönderemediğimiz zaman bunlar yapılabilir? şeklinde bilgi verdi.

Geç saatlere kadar süren canlı yayının sonunda Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin,  Uğur Dündar ve konuklarına Menemenspor forma ve atkısı ile Menemen´e özgü toprak testi hediye etti.

Haber: S.Derya BOSUT